insan ruhunda doğuştan bulunan (yani doğuştan sonra, duyular aracılığı ile dışardan gelmemiş olan) fikirler vardır; tanrı fikri de yani «sonsuz ve mükemmel» bir varlık hakkındaki fikir de, bu türdendir. Bu «en mükemmel» ve «en gerçek varlık» fikri bize nereden gelmiştir? Bu fikir, duyularımız yoluyla bize gelmiş olamaz, çünkü duyularımızın bize tanıttığı şeyler mükemmel ve kusursuz varlıklar değildir. Biz kendimiz de mükemmel bir yaratık değiliz; eksik ve sınırlı bir varlığız, öyleyse, bu fikri bizim ruhumuza koyan tanrının bizzat kendisidir; demek ki tanrı mevcuttur.
Doğduktan on yıl sonra yani artık yavaş yavaş sorgulamaya, öğrenmeye çalışınca mutlaka hepimiz anne ya da babalarımıza "Dünya nasıl oldu,ne zaman oldu,nasıl yaratıldı" gibi birçok sorular sorarız.İşte tanrı bu soruları bize sordurtaraktan kendisini belirtir.Bir yaratıcı olduğunu zaten doğuştan vermiştir. O halde Tanrı vardır.
Doğduktan on yıl sonra yani artık yavaş yavaş sorgulamaya, öğrenmeye çalışınca mutlaka hepimiz anne ya da babalarımıza "Dünya nasıl oldu,ne zaman oldu,nasıl yaratıldı" gibi birçok sorular sorarız.İşte tanrı bu soruları bize sordurtaraktan kendisini belirtir.Bir yaratıcı olduğunu zaten doğuştan vermiştir. O halde Tanrı vardır.