www.deizm.org'un gelişmesi için bir şeyler yapmak istemez misin?

İletişim: deizmturkiye@gmail.com

Join the forum, it's quick and easy

www.deizm.org'un gelişmesi için bir şeyler yapmak istemez misin?

İletişim: deizmturkiye@gmail.com

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
#SomayıUnutma
Sorumluların ceza almaları için, böyle bir katliamın bir daha yaşanmaması için #SomayıUnutma.

    Firavunun çürümeyen bedeni yalanı...

    Khaos
    Khaos
    Katılımcı Üye
    Katılımcı Üye


    Erkek Mesaj Sayısı : 37
    Yaş : 36
    Katkı Puanı : 61
    Reputation : 0
    Kayıt tarihi : 03/09/10

    Firavunun çürümeyen bedeni yalanı... Empty Firavunun çürümeyen bedeni yalanı...

    Mesaj tarafından Khaos Ptsi Eyl. 20, 2010 2:27 am

    Firavun olduğuna dair hiçbir kanıt yok

    Dünyadaki diğer bütün büyük müzelerde olduğu gibi, uluslararası üne sahip British Museum´da da her eser o alanda uzmanlaşmış küratörlere (sergi düzenleyicisi) zimmetlenmiş durumda. Saygın İngiliz arkeologlarından Derek A. Welsby de müze envanterinde EA 32751 kod numarasıyla kayıtlı bulunan bu mumyanın ´bilimsel ve idarî hâmisi´ konumundaki kişi…

    Bu tartışmalı buluntuya ilişkin olarak Welsby´den aşağıdaki bilgileri aldım:

    ´Bana son derece ilginç bir başvuruyla geldiniz. Sizi ve değerli okurlarınızı doyurucu bir biçimde aydınlatmak için elimden geleni yapacağım. Sözünü ettiğiniz ´firavun´ iddiasını daha önce de bir kez duymuştum. Ama, bilimsel açıdan ciddiye alınacak bir husus olmadığı için pek de üzerinde durmadım.

    Bu ceset, bizim ´doğal mumya´ dediğimiz türden bir arkeolojik buluntudur. Yani, bozulmaması için eski Mısırlı uzmanlar tarafından derisine ve deri altı bölümlerine herhangi bir kimyasal madde sürülmemiştir. Bütün iç organları -kurumakla birlikte- yerli yerindedir. Ancak bu durum onun bir ´mucize´ olduğunu kanıtlamaz. Çünkü, gerek bizim müzemizde, gerekse dünyanın diğer pekçok müzesinde bunun gibi daha yüzlerce ´doğal mumya´ mevcuttur. Doğal mumyalar, iklim koşullarının uygun olduğu her bölgede kolayca oluşabilirler. Yeni ölmüş biri kuru çöl kumlarında açılan bir mezara uzatılır ve üzeri zaman yitirilmeksizin yine aynı kuru kum ya da toprakla sıkı sıkıya kapatılır. Böylelikle vücuttaki sıvılar yüksek sıcaklıkta kısa süre içinde buharlaşır ve ceset bir tür fosile dönüşür. Benzer görünümlü doğal mumyalara Mısır´ın daha birçok çöllük bölgesinde ve Peru´nun Nazca ovasında da rastlayabilirsiniz.

    Elimdeki resmî kayıtlara göre, Geç Hanedan Öncesi Dönem´e ait olan (M.Ö. 3500-3250 arası) bu ceset, Yukarı Mısır´daki Cebeleyn kasabasında yapılan resmî bir kazıda bulunmuştur. Öncelikle, kazı mahallinin Kızıldeniz´e olan aşırı uzaklığı -ki bu mesafe ortalama 300 km.´dir- bana aktardığınız iddiayı coğrafî açıdan geçersiz kılıyor.

    Öte yandan, aynı kazı sırasında, mezarda cesedin ayrıcalıklı kimliğini ele verecek hiçbir özel takı, giyisi ya da işarete de rastlanmamış. Eski Mısırlılar sevdiklerini gündelik hayatta kullandıkları eşyalarla gömmeyi âdet edinmişlerdi. Altından yapılma gündelik eşya ve mücevherat, bu kültürde bütün asillerin mezarlarında mutlak surette karşılaşacağınız çok önemli sınıfsal göstergelerdir. Bizdeki mumyanın çevresinde gördüğünüz kap-kacak, onun bulunduğu mezardan çıkan orijinal eşyalarıdır. Bunlar ise gayet sıradan, o çağda avamın kullandığı türden toprak malzemelerdir. Eğer ki bu kişi kutsal metinlerde sözü edilen ´lanetlenmiş firavun´ ise o halde içi ve çevresi başka insanlarca düzenlenip süslenmiş olan nizamî bir mezarda bulunmasının hiçbir mantığı yok; gelişigüzel bir biçimde bulunması daha akla ve mantığa yatkın olurdu.

    Sözkonusu iddia, cesedin kimliği konusunda daha başka tutarsızlıklar da içeriyor. Bu kişinin 2. Ramses olduğunu ileri sürmek, tarihsel gerçeklerle tam anlamıyla alay etmek demek. Çünkü, Ramses 2´nin mumyalanmış bedeni Mısır´ın Krallar Vadisi´ndeki özel mezarından zaten yıllar önce bilim adamları eliyle çıkarılmıştı ve şu anda da Kahire Müzesi´nde koruma altında bulunuyor.

    Bütün bu gerekçelerin ışığında, gerçekliğini araştırdığınız iddianın hiçbir tarihî ya da bilimsel geçerliliği ve tutarlılığı bulunmadığını bilmenizi isterim. Böyle bir iddiayı destekleyecek en küçük bir bulguya sahip olsaydık, bu mumyayı müzemiz galerilerinde şu anki konumunda değil zaten, çok daha farklı ve görkemli koşullarda sergilerdik.


    Arkeolog Derek A. Welsby (British Museum Eski Mısır Eserleri Bölümü Yetkilisi)

      Forum Saati Çarş. Mayıs 08, 2024 9:41 am