Anasayfa
Merhaba arkadaşlar ben bu foruma yeni üye oldum fakat yazılarınızı bir süredir takip ediyordum. Bu forumda bu konu galiba daha önce hiç açılmamıştı o yüzden ben açtım.
İslamda bu dünyanın imtihan yeri olduğunu hepiniz biliyorsunuz. Allah bizi imtihan ediyor, sevaplarımıza ve günahlarımıza göre ödül ya da ceza cerecek öbür tarafta değil mi? İstese hepimizi kendine iman ettirirdi fakat güya bize bir irade vererek ( ki aslında o irade de kendi elinde, aşağıda neden olduğunu açıklayacağım ) kendi yolumuzu seçmemizi ve sonuçlarına katlanmamızı istemiş. Peki neden hepimizin iman etmesini sağlamamış? Burada bazı arkadaşlar kuranda Allahla melekler arasındaki diyaloğu yazacaklardır. Bakara 30 da var isteyenler bakabilir. Hepimizin iman etmesini sağlamamış çünkü o meleklere ait bir özellik bu ayette yazana göre. Hepimizin iman etmesini sağlamadığına göre insanlardan bir bölümünü cehennemde yakmak mı istiyor bu Allah?? Sonuçta inanmayan insanlar illa ki olacaktır. Fakat kendisine kulluk edilmesini, ayetlerine inanılmasını da istiyor. Zaten kuranda Allah ben cinler ve insanlardan bir kısmını cehennem için yarattım diye de geçiyor. Gayet açık bir ayet öyle orasından burasında çekmeye gerek yok. O halde ne bu cehennemde yakma isteği, bu kadar mı büyük egoya sahip bu Allah?
Yukarıda bahsettiğim irade konusunda da şu ayetlere göz atın derim, genelde hepsi aynı anlamlar içeriyor. Diyanetin mealinden :
Müddesir 31:
Biz, cehennemin görevlilerini ancak meleklerden kıldık. Onların sayısını inkar edenler için bir imtihan vesilesi yaptık ki kendilerine kitap verilenler kesin olarak bilsinler, iman edenlerin imanı artsın, kendilerine kitap verilenler ve mü’minler şüpheye düşmesin, kalplerinde bir hastalık bulunanlar ile kâfirler, “Allah örnek olarak bununla neyi anlatmak istedi” desinler. İşte böyle. Allah dilediğini saptırır, dilediğini doğru yola iletir. Rabbinin ordularını ancak kendisi bilir. Bu, insanlar için ancak bir uyarıdır.
Nisa 88:
Size ne oluyor da münafıklar hakkında iki gruba ayrıldınız? Allah onları yaptıkları işlerden dolayı başaşağı ederek eski konumlarına (küfre) döndürmüştür. Allah’ın saptırdığını yola getirmek mi istiyorsunuz? Allah kimi saptırırsa, sen onun için asla bir çıkış yolu bulamazsın.
Araf 178:
Allah kimi hidayete erdirirse, doğru yolu bulan odur. Kimi de şaşırtırsa, işte asıl ziyana uğrayanlar onlardır.
Bu ayetlerden de anlaşıldığı üzere aslında varolan irademiz de Allahın elinde. O ne isterse o oluyor biz ne yaparsak yapalım. Yani bizim doğru yolda olmamız ya da sapkınlıkta olmamız bile onun dilemesiyle oluyor fakat buna rağmen azap ediyor. İşte Allahın çözemediğim mantığı bu olsa gerek.
İslamda bu dünyanın imtihan yeri olduğunu hepiniz biliyorsunuz. Allah bizi imtihan ediyor, sevaplarımıza ve günahlarımıza göre ödül ya da ceza cerecek öbür tarafta değil mi? İstese hepimizi kendine iman ettirirdi fakat güya bize bir irade vererek ( ki aslında o irade de kendi elinde, aşağıda neden olduğunu açıklayacağım ) kendi yolumuzu seçmemizi ve sonuçlarına katlanmamızı istemiş. Peki neden hepimizin iman etmesini sağlamamış? Burada bazı arkadaşlar kuranda Allahla melekler arasındaki diyaloğu yazacaklardır. Bakara 30 da var isteyenler bakabilir. Hepimizin iman etmesini sağlamamış çünkü o meleklere ait bir özellik bu ayette yazana göre. Hepimizin iman etmesini sağlamadığına göre insanlardan bir bölümünü cehennemde yakmak mı istiyor bu Allah?? Sonuçta inanmayan insanlar illa ki olacaktır. Fakat kendisine kulluk edilmesini, ayetlerine inanılmasını da istiyor. Zaten kuranda Allah ben cinler ve insanlardan bir kısmını cehennem için yarattım diye de geçiyor. Gayet açık bir ayet öyle orasından burasında çekmeye gerek yok. O halde ne bu cehennemde yakma isteği, bu kadar mı büyük egoya sahip bu Allah?
Yukarıda bahsettiğim irade konusunda da şu ayetlere göz atın derim, genelde hepsi aynı anlamlar içeriyor. Diyanetin mealinden :
Müddesir 31:
Biz, cehennemin görevlilerini ancak meleklerden kıldık. Onların sayısını inkar edenler için bir imtihan vesilesi yaptık ki kendilerine kitap verilenler kesin olarak bilsinler, iman edenlerin imanı artsın, kendilerine kitap verilenler ve mü’minler şüpheye düşmesin, kalplerinde bir hastalık bulunanlar ile kâfirler, “Allah örnek olarak bununla neyi anlatmak istedi” desinler. İşte böyle. Allah dilediğini saptırır, dilediğini doğru yola iletir. Rabbinin ordularını ancak kendisi bilir. Bu, insanlar için ancak bir uyarıdır.
Nisa 88:
Size ne oluyor da münafıklar hakkında iki gruba ayrıldınız? Allah onları yaptıkları işlerden dolayı başaşağı ederek eski konumlarına (küfre) döndürmüştür. Allah’ın saptırdığını yola getirmek mi istiyorsunuz? Allah kimi saptırırsa, sen onun için asla bir çıkış yolu bulamazsın.
Araf 178:
Allah kimi hidayete erdirirse, doğru yolu bulan odur. Kimi de şaşırtırsa, işte asıl ziyana uğrayanlar onlardır.
Bu ayetlerden de anlaşıldığı üzere aslında varolan irademiz de Allahın elinde. O ne isterse o oluyor biz ne yaparsak yapalım. Yani bizim doğru yolda olmamız ya da sapkınlıkta olmamız bile onun dilemesiyle oluyor fakat buna rağmen azap ediyor. İşte Allahın çözemediğim mantığı bu olsa gerek.
