www.deizm.org'un gelişmesi için bir şeyler yapmak istemez misin?

İletişim: deizmturkiye@gmail.com

Join the forum, it's quick and easy

www.deizm.org'un gelişmesi için bir şeyler yapmak istemez misin?

İletişim: deizmturkiye@gmail.com

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
#SomayıUnutma
Sorumluların ceza almaları için, böyle bir katliamın bir daha yaşanmaması için #SomayıUnutma.

+4
karmayım ben
Karma
SatanicMajesty
supeluta
8 posters

    Yaradancılık

    supeluta
    supeluta
    Site Yöneticisi
    Site Yöneticisi


    Erkek Mesaj Sayısı : 658
    Katkı Puanı : 802
    Reputation : 23
    Kayıt tarihi : 02/11/08

    Yaradancılık Empty Yaradancılık

    Mesaj tarafından supeluta Perş. Kas. 27, 2008 3:26 am

    Türkçe'ye "yaradancılık" şeklinde çevrilen deizm terimi, tann'ya inanmakla beraber belli bir dinin naslarını ve esaslarını inkar eden, Tanrının evreni yarattıktan sonra onu kendi yasasına göre işlemek üzere kendi haline bı­raktığını ileri süren felsefi akımı İfade eder. Başka deyişle, dinin dayandığı vahyi inkar et­mekle birlikte, Tanrının varlığına inananların kabul ettikleri felsefi akımdır. Bu felsefi akımı benimseyen düşünür ve filozoflar 'Tabii din" şeklinde nitelenen salt felsefi bir din anlayışı­nı kendilerine temel alırlar. Bu anlamda deist-ler vahyi, ilhamı ve vahiy yoluyla bildirilen Tanrı, din, kader veya takdir gibi inanç esasla­rını inkar ederler; sadece akılla temellendiri-lip kavranılan bir tanrının varlığını kabu I eder­ler. Dolayısıyla bu anlayışı benimseyenlere gö­re dinlere ve peygamberlere gerek yoktur. Fa­kat bunun yerine "tabii din" düşüncesi insanda­ki inanış duygusunun muhtevasını doldurup karşılayabilir.

    Deizm İle Teizm terimlerini birbirine karış­tırmamak gerekir. Deizm anlayışını kabul edenler vahyi (dolayısıyla vahye dayalı dini)

    inkar ederlerken, teizme inananlar vahyi ka­bul etme yanında Tanrı'nın inayetine inanır­lar. Sözgelimi Tann'ya inanmakla birlikte vah­ye, dine, peygamberlere inanan bir teist deiz-mc karşıt bir anlayışı temsil eder. Bu bakım­dan vahyi, vahye dayalı dini, peygamberi inanç esası olarak görüp kabul eden teist, ata-izme, panteizm'e, anti-teizm'e karşıdır.

    Deİzm XVI. yüzyılda ortaya çıkarak Aydın­lanma Çaği'nda kilise öğretisine eleştiriler yö­nelterek akla dayalı veya tabii din görüşünü ileri sürmüştür. Başlıca temsilcileri olarak Je-an Bodin, Herbert Of Cherbury, John To-land, Shaftesbury, Voltairc, Jen-Jacqucs Ro-usseau'dur.

    Düşünce ve duyguda köklü bir değişikliği ge­tiren Rönesans ile birlikte dini nassların teme­li ya da kaynağı akılda aranmaya başlandı. Bu nassların herhangi bir din veya mezhebte ol­mamasına bakılmaksızın sadece akıla uyum içinde olanlarının kabul edilmesiyle yeni bir din anlayışı oluşturulmaya çalışıldı. Sözgelimi İtalyan LaeliusSocinus(1525-1562)'un kurdu­ğu "Socinionİzm" akımı bunun tipik örneği sa­yılmaktadır. Gerçekten Socinionİzm Hıristi­yan öğretisini akılcı bîr yaklaşımla temellen-dirmeyi amaçlamaktaydı ki, vahyin sadece akılla uzlaşan ve uyum içinde olan yönlerini kabul ediyordu. Buna karşılık vahyin akılla açıklanması mümkün görünmeyen, fakat Hrı-istiyan öğretisinin dinin özü kabul ettiği sırları (Mysterium) bir tarafa bırakılıyordu.

    Demek oluyor ki, Rönesanstaki deist anla­yış, larilıi bakımdan ortaya çıkmış ve vahiy kaynaklı dinlerden ayrı olarak insanın yaratılı­şında bulunan bir dinin temellendİrilmesinİ amaç edinmektedir. Aslında bu anlayışın kök­lerini ilk çağın Stoa felsefesinde görmek müm­kündür. Stoa felsefesine göre din Tanrı'dan gelen vahiyle kaim değil, aksine aklın bir ürü­nüdür. Nitekim Stoa felsefesinde labial ile akıl (logos) aynı anlamı içerirler ki, tabiatta evrensel akıl hakimdir. Tabiatın bir parçası olan insanda da akıl vardır ve onun tabiatının yanısıra hakim bulunmaktadır. Böylece Stoacı­larda "tabial" veya "tabu ışık" akılla eşanlamlı tutulmuştur.

    Rönesans'ta bu anlayışı sürdüren Fransız Je-an Bodin ile Herbert of Cherbury'nin görüşle­ri bu bakımdan ilgi çekicidir. Bodin, konuyu §u şekilde tartışır: Her dîn ancak izafi olarak doğrudurve mutluluğa ve kurtuluşa ermek ba­kımından sadece akıl ve tabiat yasası temel ka­bul edilebilir. Dolayısıyla ne Pagan dinlerin, ne de vahyi esas alan dinlerin doğmalarına ih­tiyaç vardır. Aslında bütün dinler, yaratıştan gelen ve tüm insanlarda bulunan tek dinin tü­revleridir. Buna göre bu tabii dinin esasları şunlardır: Tanrının birliği, ahlak bilinci, özgür­lük, ölümsüzlük, öte dünyada bir kefarete (ce­za ve mükafat) inanış. İşte bu inanış ilkeleri tüm İnsan ve toplumlarda tabii olarak bulun­maktadırlar.

    Herberı of Cherbury'e göre ise vahiy aklın il­kelerine ve ortaya koyduklarına bağlı kalmalı­dır, çünkü akıl din alanında da bağımsızlığını koruyan tek güçtür. Her dinin temelinde şu beş önerme daima sözkonusu olur: En yüce bir varlık olarak tek Tanrı vardır; ona tapınıl-malıdır; tapınmanın esası erdemi gerçekleşti­ren bir dindarlıktır; suç ve günahın cezası piş­manlıkla ödenmelidir ve öte dünyada bir ceza ve miikafaatın olduğu bilinmeli ve beklenilme-tidir. Tüm dinlerde bu İlkelere aykırı olmayan esaslar kabul edilmelidir.

    İngiliz teolog ve düşünürü Samucl Clarke dcizm kelimesinin dört kavram kapsadığını ileri sürer: a) İnayetle ilişkisi olmayan biryara-ucı Tanrı kavramı; b) Ahlâki özellikleri olma­yan bir Tanrı kavramı; c) Hayatta ilahi inayeti temsil eden, ahirette ise İyilik ve kötülüğü yar­gılayan, ama d) vahiy ve labiatüstüyle ilişkisi olmayan bir yaratıcı kavramı. Böyle Clarke Hı­ristiyanlığı tabii olarak gerekli ve akla dayalı bir din anlayışıyla temellendirmek istemiştir. Bu bakımdan "iyi" ile "kötü"nün de izafi kav­ramlar olmadıklarını, aksine tabii gerçekler ol­duklarını açıklamaya çalışmıştır,

    Kant'a göre deîzm ahlaki özellikleri olma­yan bir ilk nedenin ve mutlak varlığın, teizm ise bu hayatta kaza ve kaderi tayin eden, ahi­rette adaleti uygulayan kişisel bir Tanrı'nın ka­bul edilmesidir. Bununla beraber tarihte "de-ist" olarak tanınan birçok yazar ve filozof

    (Voltaire, Rousseau) bu sonuncu anlayışı be­nimsemişlerdir.

    BenimsediğiTann görüşü dinlerin görüşüne yakın veya uzak olsun deizmin başlıca Özelliği, tamamen felsefi olması ve her çeşit vahye kar­şı çıkmasıdır. Rönesans'dan beri bazı yazarla­rın eserlerinde (T.More'un Utopİa'smda oldu­ğu gibi) deizmin unsurları kendini gösterir. Deizm özellikle XVII. yüzyıl İngiltere'sinde gelişmiş olup Almanya'da Wolf un görüşlerini benimseyenlerin çoğu dcistti.

    Gerek dcistler, gerekse teistler, Tanrı, vahiy, din peygamber gibi kavramları kendi bağlam­larından çok, farklı insan algı ve kavrayışları doğrulusunda temellendirmeyi amaç edindik­lerinden hakikati yakalamada yetersiz kalmış­lardır. İslam dininin Allah'a İmanda vahyi te­mel alması yanında, insanın algı ve kavrayışını gözardı etmemesi burada önemle anılmalıdır. Keza bütün insanlarda inanma duygusu tabiî olarak vardır, fakat her ferdin inanç muhteva­sı başlı başına hakikat olarak kabul edilemez. Onun İçin din birdir, HzAdem'den Hz.Mu-hanımed (s.a.v)'e kadar aynı inanç esaslarını kapsar. Ne var ki, insanların farklı algılamala­rı, hakiki dinin yerine batıl inançları geçirmiş­tir.

    İsmail KILLIOĞLU
    SatanicMajesty
    SatanicMajesty
    Yeni Üye
    Yeni Üye


    Erkek Mesaj Sayısı : 28
    Yaş : 32
    Nerden : Earth
    Katkı Puanı : 37
    Reputation : 0
    Kayıt tarihi : 03/07/09

    Yaradancılık Empty Geri: Yaradancılık

    Mesaj tarafından SatanicMajesty Cuma Tem. 03, 2009 6:15 am

    Bu tip eleştirileri cevaplamaya tenezzül bile etmem,eleştiri tarafsız yapılır doğruyu ve yanlışını ortaya koyarsın bu adam kendi dinini %100 kabul ederse zaten diğer herşeye tümden yalan demiş oluyor bunun eleştirisde yalanlamak oluyor ee böyle eleştrimi olur...
    Karma
    Karma
    Katılımcı Üye
    Katılımcı Üye


    Kadın Mesaj Sayısı : 72
    Katkı Puanı : 101
    Reputation : 1
    Kayıt tarihi : 02/07/09

    Yaradancılık Empty Geri: Yaradancılık

    Mesaj tarafından Karma C.tesi Tem. 04, 2009 1:44 am

    Bence batıl olan islamdır Wink
    Bunu islam kesimin (çoğunun) cahil olmasından anlaşılabilir.
    Ve apaçık ortadadır Wink
    avatar
    karmayım ben
    Yeni Üye
    Yeni Üye


    Erkek Mesaj Sayısı : 2
    Yaş : 40
    Katkı Puanı : 2
    Reputation : 0
    Kayıt tarihi : 22/04/10

    Yaradancılık Empty Geri: Yaradancılık

    Mesaj tarafından karmayım ben Perş. Nis. 22, 2010 5:08 am

    ewet ama yinede deizm tam bilinmiyor
    avatar
    Misafir
    Misafir


    Yaradancılık Empty Geri: Yaradancılık

    Mesaj tarafından Misafir Cuma Nis. 30, 2010 11:16 pm

    Adı üstünde arkadaşlar eleştiri ve bence yazar gayet güzel eleştirmiş, bence siz eleştiriyi kabullenemiyorsunuz, sorun buradan kaynaklanıyor.
    avatar
    Misafir
    Misafir


    Yaradancılık Empty Geri: Yaradancılık

    Mesaj tarafından Misafir Cuma Nis. 30, 2010 11:35 pm

    Karma demiş ki:Bence batıl olan islamdır Wink
    Bunu islam kesimin (çoğunun) cahil olmasından anlaşılabilir.
    Ve apaçık ortadadır Wink

    İslam dini batıldır demek açıkça bir dine hakarettir. Seni kınıyorum. Ben sana hakaret etmiyorsam sende bana hakaret edemezsin. Lütfen laflarına dikkat et arkadaşım.

    Senin cahil dediğin kesim prof.dr Sabahattin ZAİM, prof.dr.Ali BULAÇ, prof.dr.Faruk BEŞER, prof.dr Ömer Lütfi BARKAN,PROF.DR İsmail Hami DANİŞMEND, PROF.DR. Ahmet DAVUTOĞLU, ORD.PROF.DR. Cahit ARF ve da sayamadığım pek çok bilim adamını yetiştirdi. Ayrıca Necip fazıl KISAKÜREK, Sezai KARAKOÇ, İsmet ÖZEL, Erdem BEYAZIT, Yahya Kemal BEYATLI, Arif Nihat ASYA gibi pek çok şair ve ayrıca hekimoğlu ismail, sibel eraslan, emine şenlikoğlu, nihal bengisu karaca gibi pek çok yazar yetiştirdi. Genelde ÖSS birincileri imam-hatipli kardeşlerimizin içinden çıkıyor bunu unutmamak gerekir.

    Biz inanan insanlar üstadımız mevlana nın da dediği gibi hiç kimseyi dışlamayız ve deriz ki "GEL, NE OLURSAN OL YİNE GEL"
    ÖöZgE
    ÖöZgE
    Katılımcı Üye
    Katılımcı Üye


    Kadın Mesaj Sayısı : 59
    Yaş : 32
    Nerden : Manisa
    Katkı Puanı : 72
    Reputation : 1
    Kayıt tarihi : 29/05/10

    Yaradancılık Empty Geri: Yaradancılık

    Mesaj tarafından ÖöZgE Ptsi Haz. 28, 2010 8:08 am

    Misafir
    "batıl" kelimesi doğru olmayan, haklı olmayan anlamına gelmektedir.. Bunun neresi hakaret ?
    Öss birinciler elbette imamhatipli kardeşlerinizden çıkar..
    O kadar parayı verip o kadar iyi yetiştirirsen..
    Ama bir kişi de kalkıp sormuyor mu : "Nereden geliyor bu değirmenin suyu ?" ..
    Sadisticum
    Sadisticum
    Katılımcı Üye
    Katılımcı Üye


    Erkek Mesaj Sayısı : 65
    Yaş : 35
    Katkı Puanı : 73
    Reputation : 0
    Kayıt tarihi : 29/06/10

    Yaradancılık Empty Geri: Yaradancılık

    Mesaj tarafından Sadisticum Salı Haz. 29, 2010 3:58 am

    Misafir nikli arkadaş ''İslam Batıldır'' demek neden hakaret olsun.
    Ya sizler neden diğer dinlerdeki insanların dinlerine Batıl diyorsunuz.
    Bu adil mi?Adil değilse adaletsizlik dininizin emri mi?

    Yada siz batıl deyince hakaret olmuyorda başkaları sizin dininize batıl deyince hakaret mi oluyor.
    Batıl arapça da ''boşuna,yanlış,saçma,doğruluk payı olmayan'' gibi manalara geliyor.
    Ne hikmetse bu kavram İslam dinine cukkadanak oturuyor..
    Çünkü yanlış saçma ve doğruluk payı olmayan ne varsa sizin dininizde görüntüleniyor.
    Allahınız dininizi gönderirken bi yanlışlık yapmış olmasın sakın..
    Hak yani doğru ve gerçek olan yerine sahte ve batıl olanı göndermiş olabilir.Yanlışlıkla...
    Hem sen İslami kesime olan hakarete mi kızdın yoksa İslama olan Batıl lafına mı kızdın anlayamadık.

    İslami yazarların isimlerini kopyalamışsın buraya.
    Onlarında ne mal oldukları aşikarya..
    Görende sanacak alternatif akımla enerji kuramı yasasını bulmuş şu ismini yazdığın zevat.
    sophia
    sophia
    Katılımcı Üye
    Katılımcı Üye


    Kadın Mesaj Sayısı : 53
    Yaş : 38
    Katkı Puanı : 66
    Reputation : 0
    Kayıt tarihi : 19/06/10

    Yaradancılık Empty Geri: Yaradancılık

    Mesaj tarafından sophia Salı Haz. 29, 2010 3:49 pm

    Sadisticum demiş ki:
    Görende sanacak alternatif akımla enerji kuramı yasasını bulmuş şu ismini yazdığın zevat.
    lol!
    kalendaar
    kalendaar
    Yeni Üye
    Yeni Üye


    Erkek Mesaj Sayısı : 10
    Yaş : 28
    Nerden : Erzurum
    Katkı Puanı : 22
    Reputation : 0
    Kayıt tarihi : 23/12/12

    Yaradancılık Empty Geri: Yaradancılık

    Mesaj tarafından kalendaar Salı Ocak 01, 2013 6:46 am

    Aslında islamcıların çoğunun cahiliyet döneminde olduğu düşüncesine bende katılıyorum çünkü mantık ve düşüncelerine inanmak mı daha zordur yoksa inanmak mı ? İnanmak daha kolaydır tabi 'inandım' dersin olur biter ama araştırıp kanıtlara sonuçlara vardırmak zor olandır müslümanların (birçoğu) bu düşüncede ne oldu dense hemen ''Allah yarattı ya , Oo tamam tamam kuranda yazıyor o vardır'' deyip geçiştiriyorlar. Bu çok acı

      Forum Saati Salı Mayıs 21, 2024 4:09 am